Türkiye genelindeki Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) son dönemde önemli bir krizle karşı karşıya. Tetanos, hepatit ve kızamık gibi hastalıklar için hayati öneme sahip aşıların yanı sıra doğum kontrol hapları, kondom ve iğne gibi ürünlerin temininde yaşanan sıkıntılar hem sağlık çalışanlarını hem de hastaları zor durumda bırakıyor.
‘HİÇ AŞI BULAMADIĞIMIZ ZAMANLAR OLUYOR’
ASM’lerde görev yapan hekimler, yaşanan eksikliklerin sağlık hizmetlerini olumsuz etkilediğini ifade ediyor. Özellikle bağışıklama programlarının aksamaması için büyük çaba sarf ettiklerini belirten ismini vermek istemeyen bir aile hekimi, “Bazı dönemlerde hiç aşı bulamadığımız zamanlar oluyor. Burası çok önemli; aşının belirli periyotları ve dönemleri vardır. O dönem geldiğinde aşının muhakkak yapılması lazım. Bir diğer eksiklik de doğum kontrol hapları, iğneler ve kondomlarda yaşanıyor. Bir aile hekimine ortalama 3 bin hasta kayıtlı oluyor. Bazı ASM’lerde üç hekim, bazılarında 6-7 hekim bulunabiliyor. Yani bir ASM yaklaşık olarak 3 bin ila 20 bin arasında insana hizmet veriyor. Doğum kontrol ürünlerinin kullanılması için belirli bir yaş aralığı baz alınıyor. Normalde bu sayıya göre malzeme gönderilmesi lazım. Ancak gönderilmiyor. Çok eksik ve yetersiz kalıyor. Bu sorun çok uzun bir zamandır devam ediyor” diyor.
NORMALDE BU AŞILARIN HEPSİNİN BULUNMASI GEREKİYOR’
ASM’lerde eksikliği en fazla yaşanan aşılar arasında hepatit, tetanos ve kızamık yer alıyor. Öyle ki, yıl içinde bu aşıların yeniden temin edilmesi uzun zaman alıyor. Yaşanan bu gecikme, sağlık açısından önemli riskler barındırıyor.
Van-Hakkari Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Ahmet Koç, yaşanan eksikliğe ve oluşturabileceği sorunlara dikkat çekiyor: “Halkın sağlığa erişimini engelleyen durumlardır bunlar. Normalde bu aşıların hepsinin bulunması gerekiyor. Bu ilaçlar ve aşıların kullanılmaması sonucunda hastalarda ilerleyen zamanlarda farklı komplikasyonlar ve sorunlar ortaya çıkabiliyor. Bu aşıların, ilaçların zamanında uygulanması önemlidir. Gebelikte yapılmayan ya da geç yapılan bir aşı, annenin ve bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebiliyor. Siz aşınızı yapmak için aile hekiminize gittiğinizde, elinde varsa yapabilecek, yoksa yapamayacak. Bu aşıları dışarıdan bulmak da sıkıntılı. Çünkü aşılar daha ziyade Sağlık Bakanlığı’nın kontörlündedir.”
‘SAĞLIK HİZMETİ, SAĞLIKSIZ BİR ORTAMDA SUNULAMAZ’
Aile Sağlığı Merkezleri'nde sadece aşı, ilaç, iğne ve doğum kontrol ürünleri değil aynı zamanda teknik ve fiziki koşullarda da sorunlar mevcut. Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Van Şubesi Eş Başkanı Figen Çolakoğlu da yaşanan bu sorunlara dikkat çekti.
Geçmişte birinci basamak sağlık hizmeti veren ‘sağlık ocaklarının’, sağlıkta dönüşüm politikasıyla ASM’lere dönüştürülmesinin, birçok sorunu da beraberinde getirdiğini belirten Çolakoğlu, yaşanan sorunları şu sözlerle anlatıyor: “Arkadaşlarımızı çalışma alanlarında ziyaret ettiğimizde birçok eksiklikle karşı karşıya geliyoruz. Yer yer mekanın fiziki eksikliklerine de denk geliyoruz. Örneğin; geçtiğimiz gün Tuşba 3 No’lu Aile Sağlığı Merkezi’nde yaşanan sorunu gündeme getirmiştik. Her yağış olduğunda bu ASM’yi su basıyor. Hastalar ve sağlık çalışanları böyle bir fiziki ortamda çalışmak zorunda kalıyor. Arkadaşlarımız bu sorunun bir iki senedir devam ettiğini ve konu ile ilgili yetkili mercilere bilgi verildiğini ifade ettiler. Ne hizmeti alan ne de hizmeti veren böyle bir çalışma koşulunda olmamalı. Sağlık hizmeti, sağlıksız bir ortamda sunulamaz.”
ELDİVENLER BİLE KALİTESİZ, GİYİLDİĞİNDE YIRTILIYOR’
Teknik ve tıbbi malzemelerin de eksik, kullanışsız ve kalitesiz olduğunu söyleyen Çolakoğlu, “ASM’lerde malzeme temininde sorunlar yaşanıyor. Gelen malzemelerin ise kalitesiz ve kullanışsız olması, ihtiyaca yanıt veremiyor. Buralarda çalışan arkadaşlarımızın verdiği bilgiye göre, eldivenler bile kalitesiz. Giyildiğinde hemen yırtıldığını, bu nedenle çoğu zaman eldivensiz çalışmak zorunda kaldıklarını ifade ediyorlar. Teknik ve tıbbi malzemelerin çoğunda bu eksiklikler yaşanıyor. Ya ellerinde bir tane oluyor ya da bulunan malzeme bozuk oluyor” diyor.
'PERSONEL EKSİKLİĞİ YAŞANIYOR'
Çolakoğlu, ASM’lerdeki bir diğer sorunun da ‘personel eksikliği’ olduğunu ifade ediyor: “Yer yer ASM’lerde sekreterin olmadığını ve hemşirelere ciddi bir iş yükünün bindiği görüyoruz. Hemşireler, yönlendirme, aşı takibi, tahlillerin alınması ve bütün hasta profilinin takibi gibi görevleri yürütüyor. Öte yandan, ASM’lerde kota benzeri bir sistem uygulanıyor. Yeterli hasta sayısına ulaşamayan hekim ve diğer sağlık personellerinin ücretlerinin kesilmesi gibi bir durum yaşanıyor.”