YÜKSEKOVA - Yüksekova’ya bağlı Dağlıca (Oremar) köyü, yalnızca doğasıyla değil, taş işçiliğiyle inşa edilmiş tarihi evleriyle de dikkat çekiyor. Köyde bulunan çok sayıda taş ev, onlarca yıldır hem sert kış koşullarına hem de zamana karşı direniyor.
Tamamen el emeğiyle, teknolojinin olmadığı dönemlerde yapılan bu evler, bölgenin mimari geleneğinin önemli bir parçası. Büyük taş blokların ustalıkla üst üste yerleştirilmesiyle inşa edilen evler, yaz aylarında serin, kış aylarında ise sıcak tutarak doğayla tam bir uyum içinde yaşam alanları sunuyor.
Yapılar, modern ısı yalıtımı sistemlerinin henüz bilinmediği bir çağda, çevre koşullarına karşı olağanüstü bir çözüm sunmalarıyla da dikkat çekiyor.
Taş evlerin mimari yapısı sadece işlevselliğiyle değil, estetik görünümüyle de öne çıkıyor. Kalın duvarlar, küçük pencereler ve ahşap detaylar, köyün siluetine karakteristik bir kimlik kazandırıyor.
Dağlıca’daki taş evler, yalnızca konut olarak değil, aynı zamanda geçmişin yaşam biçimini, zanaatkârlık geleneğini ve doğaya saygılı bir mimari anlayışı temsil ediyor. Bu nedenle köy, mimarlık tarihine ilgi duyanlar ve doğal yapı tekniklerini incelemek isteyenler için adeta açık hava müzesi niteliği taşıyor.
Köylüler, atalarından kalan bu evlere gözü gibi bakıyor. Zaman zaman küçük onarımlar yapılsa da, taş evlerin orijinal yapısı büyük ölçüde korunmuş durumda.
Dağlıca’daki taş evler, sadece köyün değil, bölgenin ve ülkenin ortak kültürel mirası olarak değerlendiriliyor.