Bitlis'te yerel seçimde göreve gelen ve makam odasındaki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafını indirdiği için hakkında soruşturma açılan DEM Partili Tatvan Belediyesi Eş Başkanı Mümin Erol açıklama yaptı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un "Tatvan'da ve bazı belediyelerde gördüğümüz devletin birliğini temsil eden Cumhurbaşkanımızın resminin birtakım beyanlarda bulunarak indirilmesi birliğimize yönelik saldırıdır. Tatvan'da da soruşturma açılmıştır" açıklamasına da yanıt veren Erol, "Demek ki mevcut düzende hukukun, yasaların ne olduğunu bir önemi yokmuş. Adalet Bakanı'nın ne söylediğinin çok önemi varmış. Bu, hukuk sistemimize yapılan en büyük zulümdür. Hukukun ne denli iktidarın güdümünde olduğunun gösteriyor" dedi.
"2 ay önce, mazbatamızı aldıktan sonra bir siyasi partinin genel başkanının fotoğrafının indirilmesi mevzusunun, belli bir maksada dönük amaçla ve kolektif bir şekilde kullanılıyor olması da bu ülkede demokrasinin esamisinin okunamayacağını gösteren şeylerden biri oldu" diyen Erol, şunları söyledi:
"Sayın Adalet Bakanı, bizim devlet düşmanlığı yaptığımıza varan yorumlar yaptı. Biz Sayın Adalet Bakanı'na şu soruyu çok rahatlıkla sorabiliriz: Hangi kanunumuzda belediye başkanının odasında bir siyasi partinin genel başkanının fotoğrafının bulunması gerektiği zorunlu kılınır? Bunu bırakalım, cumhurbaşkanının fotoğrafının belediye başkanının makam odasında bulunması gerektiğine ilişkin bir düzenleme var mı? Yoksa yaptığınız açıklamayı nereye sığdıralım? Adaleti temsil eden bakanın bu şekilde bir açıklamada bulunmuş olmasını hukukun hangi kurallarına bağlayacağız?"
'BİR KİŞİNİN YORUMUNA BAĞLI OLARAK SUÇ İHDAS EDİLEMEZ'
Cumhurbaşkanının fotoğrafının makam odalarında bulunması isteniyorsa yasal düzenleme yapılması gerektiğini belirten Mümin Erol, "Şayet bu fotoğrafın belediye başkanlarının makam odasında bulunmasını çok istiyor isek o zaman lütfen buna ilişkin bir yasa çıkarın. 20 yıllık bir hukukçu olarak söylüyorum, hepimiz hukuk kurallarına bağlıyız, hepimiz hukuk kurallarına uymak zorundayız. Hukukta olmayan hiçbir şeyi kendi yorumlarınızla kanunmuş gibi ortaya koymasın hiç kimse. Demokratik hukuk düzeninde böyle bir şey olamaz. Bir kişinin yorumuna bağlı olarak suç ihdas edilemez" diye konuştu.
'KANUNLARA BAĞLI BİR ŞEKİLDE GÖREVİMİZİ YAPACAĞIZ VE BUNU BAŞARAMAYACAKSINIZ'
Tatvan Belediyesi'ne kayyım atanmak istendiğini söyleyen Erol, "Biz o gün, Sayın Cumhurbaşkanı'nın fotoğrafını çok saygılı bir şekilde sadece makam odamızda bulunmaması gerektiğinden bahisle, bir siyasi partinin genel başkanı olmasından bahisle usulüne uygun bir şekilde indirdik. Hangi davranışımızla, hangi sözümüzle bir hakarette bulunmuşuz ki böyle bir iddiada bulunuyor. Bu tür yaklaşımlar 'nasıl kayyum atayabiliriz'in bir çalışmasıdır. Biz kanunlara bağlı bir şekilde görevimizi yapacağız ve bunu başaramayacaksınız. Kanunda yeri olmayan bir zorunluluğu kimse bize dayatamaz. İsteniyorsa kanun çıkarılsın, biz de kanuna uygun bir şekilde asarız" ifadelerini kullandı.
'SEÇİMDEN SONRA HİÇBİR SİYASİ PARTİ ÜYESİ GİBİ DAVRANMAYACAĞIZ'
Seçimden önce eşit hizmet vereceklerine dair vaatte bulunduklarını ifade eden Erol, "Seçim süresince rakibim olan bir partinin genel başkanının fotoğrafının, benim makam odamda bulunmamasını istemem kadar tabii bir şey olamaz. Üyesi olduğum partinin eş genel başkanlarının fotoğrafları da yok. Biz şunu seçim sürecinde deklare ettik, seçimden sonra hiçbir siyasi parti üyesi gibi davranmayacağız dedik. Adil bir düzen oluşturacağız dedik. İlk gün göreve geldik makam odamıza geldik rakip siyasi partinin genel başkanının fotoğrafını gördük" dedi.