Öğretmenlik Mesleği Kanunu Teklifi'nin birinci bölümünde yer alan ilk 6 madde Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Genel Kurul'da kabul edilen maddelere göre, "teklifle eğitim öğretim hizmetlerini yürüten öğretmenlerin seçilmeleri, yetiştirilmeleri, atanmaları, hakları, ödev ve sorumlulukları, ödül ve cezaları, kariyer basamaklarında ilerlemeleri ve öğretmenlik mesleğine ilişkin diğer hususlar" ile Milli Eğitim Akademisinin kurulması, görevleri, teşkilat yapısı ve personeline ilişkin konular düzenleniyor.
AK Parti, öğretmenlerin hak, ödev ve sorumluluklarını düzenleyen kanun teklifinin 5. maddesi üzerine bir önerge verdi.
Kabul edilen önergeye göre "öğretmenlerin, öğrencilerini, Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı, Türk milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş erdemli insanlar olarak yetiştireceği" belirtildi.
Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme biçimleri ile ilgi ve yeteneklerini dikkate alacak ve kişilik haklarına saygı gösterecek, öğrencilerin, eğitim öğretim ortamında her türlü olumsuz söz, tavır ve davranışlardan korunmaları için çaba gösterecek.
Öğretmenler, derse girmek, nöbet tutmak, merkezi veya mahalli yapılan sınavlarda görev almak, kurul ve komisyonlara, tören ve toplantılara, öğrencilere yönelik düzenlenecek etkinlikler ile kulüp faaliyetlerine katılmak, öğrenci rehberlik hizmetlerini yürütmek, uygulama gerektiren eğitimleri koordine etmek ve eğitim öğretim süreçlerine ilişkin diğer iş ve işlemleri yürütmekle görevli olacak.
Öğretmenler, mevzuatta açıkça belirlenen hususlar ile olağanüstü hal, genel afet ve salgın hastalık durumları haricinde meslekleriyle ilgili olmayan iş ve faaliyetlerde rızaları dışında görevlendirilemeyecek.
Teklifle ayrıca, yöneticilerin ödev ve sorumlulukları da düzenleniyor.
Öğretmenlerin hak, ödev ve sorumluluklarına ilişkin usul ve esaslar ile eğitim öğretim süreçlerindeki diğer görevleri okul tür ve kademelerine göre, ayrıca yöneticilerin de ödev ve sorumluluklarına ilişkin hususlar, okul tür ve kademelerine göre Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenecek.
BU TEKLİF AYM'DEN DÖNDÜ
DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, teklif hazırlanırken uzman görüşü alınmadığını öne sürerek, "Daha önce Anayasa Mahkemesi'nden geri dönmüş bu teklifi savunmak nasıl mümkün olur?" sorusunu yöneltti.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Kaya, kanun teklifinde "Nasıl daha iyi bir öğretmen yetiştirebiliriz" sorusuna cevap bulunamadığını iddia ederek, "Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim Akademisi kurarak kendi bakanlık durumuna paralel bir değerlendirme ile sonuç almaya çalışıyor." dedi.
Kaya, kanun teklifiyle eğitim fakültelerinin de içinin boşaltılmaya çalışıldığını öne sürerek, "Bugün milli eğitimdeki en önemli problem, sistemsizlik ve plansızlıktır. Her gelen bakan sınav sistemi ile müfredatla ayrı şekillerde uğraşıyor. Sonrasında gelen, geçmişi reddi miras yaparak yeni bir yol bulmaya çalışıyorsa bunun adına plansızlık, öngörüsüzlük denir" ifadesini kullandı.
CHP İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen Göl ise teklifte özel okul öğretmenlerinin sorunlarına herhangi bir çözüm getirilemediğini belirterek, "Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlerin sorunlarına da çözüm yok. Teklife göre aynı derse giren öğretmenin biri ücretli, biri kadrolu, biri uzman, biri de başöğretmen diğeri de derse giremeyen aday öğretmen" diye konuştu.
Eğitimin, anayasaya göre düzenlenmesi gereken bir alan olduğunu savunan Göl, eğitimin yönetmelikle yapılamayacağını ve yürütmeye bırakılamayacak bir alan olduğunu, partiler ve siyaset üstü bir konu olduğunu söyledi.
'AMAÇ ÖĞRETMENLERİ ZAPTURAPT ALTINA ALMAK'
İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu ise teklife ilişkin, "Öğretmen yalvarmaz, boyun eğmez, el açmaz. Öğretmen ders verir. Fikri ve vicdanı hür hiçbir öğretmen bu kanun teklifini benimsemiyor ve istemiyor. Teklif, 1 milyonun üzerindeki, kamu kurumlarında, devlet okullarında görev yapan hiçbir öğretmenimiz ve sendikalar bu kanun tasarısını beğenmiyor ve istemiyor, çünkü hiçbirinin derdine derman olmuyor. Bu kanunu kim istiyor? Kimin faydasına? Milli eğitimin topyekun sorunlarını çözdük de bu mu kaldı? Bu kanunun bir amacı öğretmen akademisi ile ilgili dayatmadır. Öğretmenleri daha fazla zapturapt altına almak için hazırlanmış bir kanundur." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye İşçi Partisi İstanbul Milletvekili Saliha Sera Kadıgil, AK Parti iktidara geldiğinde her 100 okuldan 1,8'inin özel okulken, 20 yılda her 100 okuldan 10'unun özel okula dönüştüğünü söyleyerek, eğitim sisteminin sermayeye teslim edildiğini söyledi.
DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, "Büyük bütçeli bakanlıklarda, ulaştırma, enerji, sağlık bakanlıklarında kesintisiz ve uzun süreli bakanlar varken Milli Eğitim Bakanlığında niye bir bakanın toplam bakanlık süresi 2,2 yıl? Kültür Bakanlığında niye bir bakanın toplam bakanlık süresi 2,4 yıl?" sorularını dile getirdi.
Ekmen, bu kadar yerlilik, millilik, dini ve milli unsurlar üzerine siyaset üreten bir iktidar döneminde gençlerin neden değerlerden uzaklaştığını sordu.