Dominik Cumhuriyeti’nde üç kardeş, Patria, Maria Teresa ve Minevra Mirabal, 1960’ta Diktatör Rafael Trujillo’ya karşı yürüttükleri mücadele ile Birleşmiş Milletler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ne ilham oldu.
Ülkelerinde ulusal kahramanlar olarak anılan Mirabal Kardeşlerin uğradığı politik şiddet, aile içi şiddetle mücadele için örnek oluşturdu ve Birleşmiş Milletler 1999’da, 25 Kasım’ı, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” olarak ilan etti. Her 25 Kasım’da onları da anarak, yoğunluğu günden güne artan kadına karşı şiddetle mücadele günü kapsamında şiddete maruz kalan kadın veya bireylerin ne yapması gerektiği, şiddette uğrayan kadınların, resmi kanallardan sonuç alamayınca, hangi çarelere başvurduklarını sizler için Hakkâri Barosu Kadın Hakları Merkezi Başkanı Leyla Alipur’a sorduk.
Şiddete maruz kalan bir birey nasıl bir yol izlemeli ?
Avukat Leyla Alipur bu soruyu şiddetin boyutuna ve anına göre değiştiğini söylüyor. Alipur, şiddete uğrayan bireyin imkanı varsa şiddet ortamından uzaklaşması gerektiğini kaydederek, “Böyle bir imkanı yoksa ALO 183 veya KADES uygulaması üzerinden yardım talep edebilir. Bizler KADES uygulamasının aslında sadece kadın bireylerde değil bütün bireylerin akıllı telefonlarında bulunmasını tavsiye ediyoruz. Dolayısıyla kendiniz şiddete maruz kalmasanız bile şiddete maruz kalan bir bireye yardım edebilirsiniz” dedi.
Mağdur şiddet ortamından uzaklaştığı an ne yapması gerekiyor?
Mağdurun şiddet sonrası gidebileceği kurumları sırasıyla aktaran Avukat Alipur, “Mağdur en yakın karakol, jandarma komutanlığı, ŞOMİN olarak bilinen Şiddet Önleme ve İzleme merkezi, Aile sosyal Hizmet İl Müdürlüğü, Cumhuriyet Başsavcılığı, Kaymakamlık, Valilik, Belediyeler veya kadın örgütlerine yardım talebinde bulunabilir. Özellikle yoğun şiddete maruz kalan birey hastanenin acil servislerine gidip yardım talebinde bulunabilir. Sonraki süreçte aile mahkemesinde 6284 sayılı kanundan kaynaklı koruma tedbirleri istenmelidir. Mahkeme şiddet mağduru bireyi şiddet ortam ve tehlikesinden uzaklaştırıp güvenli bir ortama koymakla yükümlüdür ”diye belirtti.
Şiddete maruz kalan bir kadın resmi kurumlardan bir sonuç alamadığında nasıl bir yol izlemeli?
Her yıl yüzlerce kadın, koruma tedbiri almasına rağmen kocaları, eski kocaları veya partnerleri tarafından öldürülüyor. Tedbir kararlarını ihlal eden faillerin cezalandırılması kadın cinayetlerindeki artışa neden olurken Avukat Alipur Şiddete maruz kalan bir kadın resmi kurumlardan bir sonuç alamadığında nasıl bir yol izlemesi gerektiğini şu sözlerle anlatıyor: “6284 sayılı kanun gereği kolluk ve mahkemeler şiddete ilişkin koruma tedbirleri uygulamakla yükümlüdür. Ancak bu yükümlülük yerine getirilmediği durumlarda kadınlar kadın kurumlarına ve STK’lara başvuruda bulunarak avukat talebinde bulunmak için yardım alabilirler. Bunun yanında baromuzun kadın hakları merkezine başvuru yapmaları halinde bizler hukuki destek sunabiliriz”
Şiddete maruz kalan bir kadın sizlere nasıl ulaşabilir? Bu konudaki çalışmalarınız nelerdir.
Şiddet mağduru kadınların genellikle baro aracılığıyla kendilerine ulaştıklarını belirten Alipur, “3 yıldır çalışma yürütmekteyiz. Kadınların haklarını öğrenmeleri. bilmeleri, bu hakları kullanmaları açısından bilinçlendirme, yönlendirme, yardım ve destek çalışmaları yürütülmekteyiz. Gerek etkinliklerle gerekse eğitimlerle. Şiddete maruz kalan bireyler bize genel olarak baromuzdan direkt olarak ulaşıyor. Adli yardım merkezimiz üzerinden bugüne kadar birçok şiddet vakasına dâhil olduk. Bunu yanında instagram ve X platformu başta olmak üzere sosyal medya hesaplarımız bulunmakta. Bu kanalları kullanarak bizlere başvurabilirler. Ayrıca 7/24 açık bulunan bir telefon hattımız var. 0538 877 10 30 numaralı telefon hattından bizlere istedikleri zaman ulaşıp hukuki yardım ve destek talebinde bulunabilirler ”ifadelerine yer verdi.
Hakkari ve ilçelerinde şiddetin boyutu nedir?
Avukat Alipur, resmi sonuçlara göre Hakkâri ve ilçelerinde kadına yönelik şiddet en alt sıralarda yer almasına rağmen son yıllarda bölgede şiddet vakaların artığını ifade ediyor. Alipur, “Bu artış özellikle aile içi şiddet vakalarında karşımıza çıkmaktadır. Şiddet mağduru çocuk ve kadınlar etkili yöntemlerin uygulanmaması nedeniyle ne yazık ki şiddet ortamından uzaklaşamamaktadırlar. Barınma ve ekonomik yetersizlikten dolayı hisselikleri çaresizlik duygusu içerisinde bu şiddet sarmalından kurtulmayı dahi düşünemeyen kadınlar vardır ”şeklinde konuştu.
“ASLA YALNIZ VE ÇARESİZ DEĞİLSİNİZ”
Son olarak Avukat Alipur, “Sahip olduğunuz hakları bilip ve bu hakları kullanarak hukuki destek alıp şiddet ortamından kurtulun. Güvenli bir ortama geçin. Sizler asla yalnız ve çaresiz değilsiniz” diyerek bütün şiddet mağduru kadın ve bireylere çağrıda bulundu.
