Hakkari Sivil Toplum Kuruluşu Plaftormu, Derecik’e bağlı Anadağ köyü Düve (Duvê) mezrasında askerler tarafından X-Ray cihazınının kurulduğu ve köylülerin cihazdan geçirildiğinin sosyal medyaya yansıması sonrası incelemelerde bulunmak için harekete geçti. Hakkari Barosu, Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği, İnsan Hakları Derneği, KESK, DİSK, ÖHD, En-Genç-Der ve Hakkari Gazeteciler Cemiyeti’nden oluşan heyet, sınırın sıfır noktasında bulunan köye gitti. 

2-335

Burada köy içinde kurulan X-Ray cihazı ile ilgili iddiaları araştıran heyet, askerlerin engellemeleri ile karşılaştı, güvenlik gerekçesi ile heyetin köye geçişine izin verilmedi. 

Söz konusu uygulamanın yasalara aykırı olduğunu belirten heyet, uygulamanın kaldırılması için üst mercilere başvuru yapılacağını kaydederek tutanak tuttu. 

20 sivil toplum kuruluşu temsilcisi ile olay yerinde bulunmak, gözlem ve görüşme yapmak, sorunun çözülmesi için adım atılmasını sağlamak üzere köye geldiklerini kaydeden Hakkari Barosu Başkanı Ergün Canan, “Burada hukuka aykırı, anayasaya aykırı uygulamalara tanıklık ettik. Düve köyü girişimize maalesef izin verilmedi. Anadağ köyü ile Düve mezrası arasına bir askeri nizamiye noktası kurulmuş.  Bu noktada çocuk, yaşlı, kadın bakılmaksızın X-Ray cihazından Düve köyüne geçişlerine izin verilmektedir. Askeri yetkililer ile yaptığımız görüşmeler sonrası Düve köyüne gitmek istediğimizi, ordaki vatandaşların sorunlarını dinlemek istediğimizi belirtmek istememize rağmen maalesef izin verilmedi. Anadağ’da bulunan köy sakinleri ile görüştüğümüzde ise Düve köyünün bir kısmının tapulu olduğunu, yerleşik bir alan olduğunu, köye gidişlerde büyük sıkıntılar yaşadıklarını belirttiler. Biz de bu olaylara tamamıyla tanıklık ettik. Hukuka aykırı bu uygulamanın bir an evvel son bulması için yetkililere sesleniyoruz. Lütfen bu uygulamaya son verin. Bu vatandaşların çilesine son verelim. Bu hukuksuz uygulama, Türkiye’nin hiçbir yerinde yok. İnsanların seyahat ve yerleşme özgürlüğünün kısıtlanması hiçbir hukuka hiçbir yasağa sığmaz. Daha detaylı gözlemlerimizi raporlaştırıp en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşacağız” dedi. 

İnsan Hakları Derneği Hakkari Şube Başkanı Sibel Çapraz ise “Burada yaşanan hak ihlallerini yerinde tespit etmek için buraya gelmiş bulunmaktayız. Basına yansıdığı gibi iki köy arasına kurulan X-Ray cihazını maalesef biz de gözlemlemiş bulunmaktayız. Yetkililer ile görüşmek istedik, yetkililer köye girişimizi engelledi. Güvenlik gerekçesi ile engel koydular. Köylülerin X-Ray cihazından geçtiklerine tanıklık ettik. Kadınlar ve çocuklar da araçtan indirilip cihazdan geçirilip köye girişlerine izin veriliyor. Bu, bir hak ihlalidir. Köy sakinlerinin yaşam alanlarının ihlalidir. Köy sakinleri ile yaptığımız görüşmelerde kendilerinin de Türkiye vatandaşı olduklarını, neden böyle bir uygulamaya maruz kaldıklarını soruyorlar. Kendi yaşam alanlarında özgürce gezemiyorlar. Köyde resmi olarak 18 hane olduğunu öğrendik. Biz de STK platformu olarak buradan yetkililere bir kez daha sesleniyoruz; insanların yaşam alanlarına güvenlik gerekçesi ile müdahale etmeyin. Güvenlik kulübesi sınırın sıfır noktasına kurulabilirdi. İki köy arasına konulması bir hak ihlalidir” şeklinde konuştu. 

Köy sakinlerinden Cabbar Taş ise mağdur durumda olduklarını belirterek, “Meralarımızı ve arazilerimizi güvenlik bölgesi ilan etmişler. Köylüler olarak arazilerimize gidemiyoruz, hayvanlarımızı meralara götüremiyoruz. Hayvanlarımız su içebileceği tek dere var o da sınırda. Ancak hayvanlarımızın köyde çıkışını da yasaklamışlar. Köylüler artık hayvancılık da yapamıyor. Yetkililerden isteğimiz; gelsinler buraları görsünler. 2-3 yıldır güvenlik gerekçesi diyorlar. Güvenlik, köylülerin hayvancılık yapmasını engellemek değil, onları korumaktır. Eskiden herkesin 20-30 hayvanı vardı. Şimdi kimse tek hayvan besleyemiyor. Köylülerin bu sorununun çözülmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

1-374