Van’ın son yıllarda derinleşen en önemli problemlerinden biri ulaşım sorunu. Vanlılar kadar, kentteki siyasetçiler de gittikçe içinden çıkılmaz bir hal alan bu durumun farkında. Nitekim, yerel ve genel tüm seçimler öncesinde siyasetçilerin ilk vaatleri arasında 'ulaşım sorununun çözüme kavuşturulması' geliyor. Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olan her isim muhakkak, raylı sistem önerisinde bulunsa da henüz bir adım atılabilmiş değil.

28 Mart 2004 yerel seçimlerinde, o dönem ‘büyükşehir’ olmayan Van Belediyesi’nin kazananı, AK Parti’nin adayı Burhan Yenigün oldu. Yenigün döneminde Van Belediyesi’ne ait otobüsler kullanım dışı bırakıldı. Bunun yerine ‘özel halk otobüsü’ uygulamasına geçildi. Van’ın ‘büyükşehir’ olmasından sonra, envantere yeniden belediye otobüsleri alındı. Aynı süreçte, midibüs boyutundaki halk otobüsleri de daha az yolcu taşıyabilen minibüslere dönüştürüldü.

2011 yılında yaşanan 7,2 ve 5,6 büyüklüklerindeki Van depremlerinin ardından şehir merkezinde bulunan Van Devlet Hastanesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi binaları yıkıldı. Üniversite hastanesi, şehir merkezinden 20 kilometre uzaklıkta bulunan üniversite kampüsü içine taşınırken, Van Devlet Hastanesi yeniden inşa edilmedi ve şehir merkezinden yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi yapıldı.

Aynı süreçte Van Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi, İpekyolu Devlet Hastanesi (eski SSK hastanesi) ve Edremit ilçesinde bulunan Yüksek İhtisas Hastanesi yıkıldı. Bu üç hastane de Bölge Hastanesi ile birleştirilip aynı kampüs içinde hizmet vermeye başladı. Bu durum hasta ve hasta yakınlarının, şehrin iki ucundaki hastanelere yoğunlaşmasına sebep oldu. Van’ın birçok mahallesinden ve kırsal kesimlerden tek araçla ulaşılması güç olan bu hastanelere gitmek isteyenlerin çoğu minimum iki araç kullanmak zorunda kaldı.

Depremlerin ardından, TOKİ tarafından yapılan afet konutlarının büyük çoğunluğu Van’ın Edremit ilçesinin yüksek kesimlerine inşa edildi. Bu durum Van’daki nüfusun büyük bir kısmının Edremit ilçesine kaymasına sebep oldu. Daha önceleri yaya olarak bile hastaneye ulaşabilen çok sayıda hasta ve hasta yakınına, toplu taşıma araçlarını kullanmak şart oldu. Bu durum toplu taşımada yaşanan yoğunluğu daha da artırdı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayına ilişkin motorlu kara taşıtları verilerine göre 2023 yılının kasım ayında, Van’da trafiğe kayıtlı araç sayısı 80 bin 848 oldu. Bu rakam sürekli artış gösterirken, kentte yollar araç sayısı ile orantılı olarak artırılmıyor, genişletilmiyor veya alternetif yeni yollar yapılmıyor. Van’ın en önemli sorunlarından biri olan çevre yolunun yıllardır tamamlanamaması nedeniyle kamyon, tır ve diğer ağır kara taşıtları da İpekyolu Caddesi’ni kullanmak zorunda kalıyor. Van Şehirlerarası Otobüs Terminali’nin de bu cadde üzerinde bulunması nedeniyle yoğunluk daha da artıyor. Ancak Van’daki en geniş yol olarak bilinen İpekyolu Caddesi ikişer şeritten oluşuyor. Üstelik bu cadde üzerindeki köprülü kavşakların yetersizliği de trafiğin daha fazla sıkışmasına sebep oluyor. Bu durum Edremit – Van YYÜ güzergahında yolcu taşımacılığı yapan araçların ring süresinin uzamasına neden oluyor.

Van’ın her ne kadar üç merkez ilçesi bulunsa da asıl nüfus yoğunluğu İpekyolu ilçesinde bulunuyor. Yaklaşık 350 bin nüfusu bulunan ilçesinin, çoğu zaman gündüz nüfusu 600 binin üzerine çıkıyor. Bunun en temel nedeni ise iş yerleri ve kentin çarşısının İpekyolu’nda bulunması. Bu yüzden hem kırsal kesimlerden hem merkez ilçelerden hem de çevre illerden İpekyolu’na doğru yoğun bir hareketlilik yaşanıyor. Bu durum, toplu taşamaya olan ihtiyacı artırıyor. Ancak yoğun trafik nedeniyle minibüs ve otobüslerin yolculara ulaşması kolay olmuyor.

Van YYÜ’nün resmi internet sitesinde yer alan bilgiye göre, üniversitenin 26 bin 857 öğrencisi bulunuyor. Öğrencilerin bir kısmı, üniversite yerleşkesinde bulunan yurtlarda kalıyor olsa da büyük bir kısmı her gün toplu taşıma araçlarını kullanarak kampüse gidip gelmek zorunda kalıyor. Üstelik, üniversite kampüsüne de birçok öğrencinin tek araçla ulaşması mümkün değil. Edremit’te bulunan TOKİ bölgesinden, üniversiteye doğrudan sefer düzenleyen E-1 kodlu otobüsün yolcuğu çoğu zaman yaklaşık 2 saat sürüyor. Şehir merkezi ile kampüs arasında sefer düzenleyen minibüs, özel halk otobüsü ve belediye otobüslerinin güzergahında ise; İl Emniyet Müdürlüğü, otogar, oto sanayi sitesi ve Üniversite Hastanesi gibi önemli noktalar bulunması nedeniyle, yoğunluk daha da katlanıyor. Yüzlerce öğrenci üniversite yolu üzerinde, bazen saatlerce binebilecekleri bir toplu taşıma aracı beklemek zorunda kalıyor. Kampüs içindeki öğrencilerse, kent merkezine dönebilmek için duraklarda uzun kuyruklar oluşturuyor.

Van YYÜ öğrencisi Ömer Faruk Özmenteş, sabah 08.00’da başlayacak dersine yetişebilmek için iki saat öncesinden yola çıkmak zorunda olduğunu belirtiyor. Özmenteş, “Hemen her gün derse gecikiyorum. Sadece ben değil birçok arkadaşım bu durumla karşılaşıyor. İki saat öncesinden evden çıkıyorum. Soğuk havaya rağmen saatlerce okula ulaşmaya çalışıyorum. Gelen araçlar tıka basa dolu geliyor diye binemiyoruz. Binmeyi başarsak bile yaklaşık bir saat boyunca sıkışarak gitmek zorunda kalıyoruz. Acilen bu duruma bir çözüm üretilmesi gerekiyor. Ben üç sene boyunca bunu çektim, benden sonrakiler çekmesin” diyor.

Bir diğer öğrenci Sinan Taş ise üniversite yerleşkesindeki bir yurtta yaşıyor. Taş, “Bazen yurdun dışına çıkma ihtiyacı duyuyoruz. Şehir merkezine gitmemiz gerekiyor. Bazen bir alışveriş için bile şehir merkezine gittiğime pişman oluyorum. Burada uzayıp giden kuyruklardan birine dahil oluyorum ve yağmurda çamurda sıranın bana gelmesini bekliyorum. Çarşıya gitmek bir dert, dönmek bir dert” diyor.

Van’ın ulaşım konusunda yaşamış olduğuı sorunlar Meclis gündemine de taşındı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın cevaplaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na verdiği yazı soru önergesinde, özellikle Van YYÜ öğrencilerinin yaşamış olduğu ulaşım sorununa dikkat çekti. Sayyiğit önergesinde, “Van’da sabah ve akşam saatlerinde otobüs duraklarında görülen onlarca metrelik kuyruklar ile soğukta beklemek zorunda kalan yurttaşlar düşünüldüğünde yaşanan eziyet de anlaşılmaktadır. Yine kampüs güzergahında yaşanan servis yetersizliğinden dolayı tıka basa dolan araçlar can güvenliği açısından da ciddi riskler taşımaktadır” ifadelerine yer verdi.

Kaynak: Gazete Duvar