Hakkari dağlarının yüksek ve en geniş platosu olan Gever ovası doğasının yanında tarihi geçmişi ile de iz bırakmış bir yerdir.
Milyon yıllık buzulları bağrında barındıran Cilo dağlarının kuzey tarafındaki derin vadilerinde yaklaşık 7 bin yıl önce kurulmuş olan Muşaşır medeniyetinin kalıntıları günümüze kadar gelmiştir. Meydanbelek yaylasındaki Mumın hikayesi gibi onlarca efsaneye ev sahipliği yapmış günümüzde üç devletin birleştiği ve bu toplulukların kültürlerini harmanlayarak ortak bir kültürün oluşmasını sağlayan şehirdir Yüksekova.
“Gever Ana’dır, Tergever ile Mergever ise yavrularıdır. Bizler bu coğrafyanın ortak yürekleri ve duygularıyız.”
Hakkari’nin STK’ları olarak 2023 yılında İran’a yaptığımız “Turizm Gelişim” ziyaretlerimizde, Tebriz Ticaret odası salonunda Tebriz Seyahat birliği başkanının bu sözü Yüksekova’nın bölgedeki konumu ve kültürel geçmişini çok güzel yansıtmıştı.
Bu gün ise Yüksekova birçok alanda her geçen gün daha da ileriye gidiyor. Şehrin tarıma ve hayvancılığa elverişli olmasından dolayı gerekli destekler sağlanması durumunda ciddi istihdam sağlayacağı ortadadır.
İki ayrı ülkeye sınır olması avantajını, ticaret, turizm ve kültürel işbirliği ile kente hem ekonomi hem de kültürel kalkınmaya yönelik ciddi katkı sağlayacaktır. Bu alanlarda yapılan sevindirici alt yapıların da olduğunu görüyoruz;
Yüksekova yaklaşık 40 yıl bölgede yaşanan olumsuzlukları en ağır şekilde yaşadı. Büyük bedeller ödedi;
Şimdi artık kalkınma zamanı. Hep birlikte el ele, gönül gönüle, ilimize, kentimize ve insanımıza olan aidiyet duygusu ile çocuklarımızın geleceğini inşa etmeye devam edelim.
Bunun için gerekli olan her şey var. Yani Biz.
Yüksekova’nın hava ulaşımı kente ve bölgeye büyük avantaj sağlamaktadır. Karayolu ulaşımı hızla geliştirilmekte, Devlet kurumları altyapıları yenilenmektedir. Kentin şehir içi ve çevresi yolları yapılıyor, alt yapı eksikleri giderilmektedir.
Yüksekova’nın gelişimi aynı zamanda bölgesel kalkınmaya da katkı sağlamaktadır. Son yıllarda bölgede gelişen turizm hareketliliği kente umut olmuş durumdadır.
Turizm alt yapısı geliştiriliyor. Konaklama ve yemek sektörüne yönelik girişimler her geçen gün artıyor.
Yüksekova sporda ulusal ve uluslararası arenada söz sahibidir.
Elbette bir şehrin kalkınması o şehre gönül vermiş insanlarla olur. Yüksekova ilçemiz Türkiye spor arenasında farklı branşlarda her geçen gün daha fazla söz sahibi oluyor. Bütün imkansızlıklara, alt yapı eksikliklerine, malzeme ve teknik sıkıntılara rağmen Fikret Ören, Bayram Ören ve diğer hocalarımız gibi kendini memleketine adayan insanlar sayesinde başarılar her geçen gün artıyor.
Şimdi de futbol branşında iddialı bir çıkış yapan Yüksekova Kadın Futbol takımı yeni umutların filizlenmesine vesile oldular.
Kadınlar futbol birinci liginden süper lige yükselen başarılı takımımız yürekten kutluyorum. İlimizin iki ayrı takımı aynı ligde oynayacak olması da ayrı bir gurur vesilesidir tabi.
Yüksekova Kadın Futbol takımının şampiyonluk programına devlet erkânının bakanlık düzeyinde katılımı ve üç bakanımızın sporcularımızı yerinde desteklemeleri ilebirlikte ilin bütün yöneticilerinin bulunması ise devletin bölge sporunu ne kadar ciddiye aldığını, sporcularımızı ne derece desteklediklerini ve bunda sonra yapılacakların destekçisi olduklarını gösteriyor.
Yüksekovamıza yeni spor tesislerinin yapılması demek başarılı ve yürekli gençlerimizin Dünya spor arenasında daha fazla söz sahibi olacakları demektir.
“Haydi Yüksekova Parlayan Şehir Olmaya Devam”
Ancak bütün bu güzellikler ve olumlu gelişmeler yanında ciddiye alıması gereken olumsuz durumlar da mevcuttur.
Özellikle de yeşil ve çiçeklerle bezenmiş güzelim ovanın bütün giriş yolları kenarlarında yoğun bir şekilde moloz, çöp ve çeşitli katı atıklar şehrin imajına ciddi anlamda zarar veriyor.
Ayrıca Yüksekova sazlığı ve yakın bölgelerinde yaşayan endemik türlerin yok olmasına, suların zehirlenmesine sebep olan bu atıklar bilinçsizce kentimize reva gördüğümüzün yansımasıdır.
Diliyor ve umuyoruz ki el ele verip gerçek bir temizlik seferberliği ile kentimizi daha yaşanılır hale getirebiliriz.
Bu şehir bizim.
Yaşanılır kılmak bizim elimizde.
