Günümüz şehir hayatının en önemli sorunlarından biri göçler sonucu oluşan aşırı nüfus artışıdır. Doğum artış hızının hızla düştüğü günümüz dünyasında nüfus artışının en büyük sebebi olarak karşımıza göç olgusu çıkmaktadır. Geride bıraktığımız yıllarda, küresel ve bölgesel ölçekte yaşanan birçok savaş ve çatışma, büyük göç dalgalarının oluşmasına sebep oldu. Bu göç dalgalarından en çok etkilenen de ülkemiz oldu. Hâli hazırda aşırı kalabalık olan büyük şehirlerimiz bu göç dalgalarından sonra daha da kalabalık bir hâl aldılar. 

Büyük şehirlerde durum böyle iken küçük şehirlerde farklı mı? Elbette hayır. Günümüzde küçük şehirlerde de göç sonucu aşırı nüfus artışı yaşanmaktadır. Bu şehirlere yapılan göç, küresel çaplı bir göçten ziyade bölgesel çaplı bir göçtür. Bu göç daha çok köyden kente ya da çevre şehirlerden imkânları daha iyi olan şehre doğru olmaktadır. Son yıllarda Yüksekova da bu göç şeklinden en çok nasibini alan şehirlerden biri olmuştur. 

Ekonomik ve kültürel altyapının eksik olduğu şehrimizde aşırı kalabalık, kent kültürüne uyumsuzluk, hava ve su kirliliği, kamuya açık yollarda düzensiz park edilen araçlar, işgal edilen kaldırımlar, kentin dış mahallelerindeki bozuk yollar ve biriken çöpler vatandaşlarımızın karşılaştığı sorunlardan bazılarıdır.
Birçok kimseye göre, bu sorunların temel nedeni Yüksekova’daki düzensiz nüfus artışı ve bu sorunların üstesinden gelmek için hiçbir çaba sarf etmeyen, çözüm üretemeyen yetkililerdir.

Peki çözüm nedir?
Yüksekova gibi büyüyen şehirlerin kalabalığını azaltmanın çözümlerinden birinin çevre şehirlerdeki ve köylerdeki hizmet arzını artırmak olduğunu söyleyebiliriz.

Yüksekova’nın her zaman için çevre bölgelerden ve köylerden göçlere sahne olduğuna şüphe yok, bu nedenle aşırı nüfus sorununu çözmek için yatay büyüme yönünde hareket etmek gerekiyor. Bu anlamda şehir geliştirilmelidir; şehrin etrafındaki yerleşim alanlarına ve dağ köylerine geri dönüşler sağlanmalıdır. Bu bağlamda yeni yerleşim yerleri oluşturmak, huzurlu, donanımlı ve uygun yaşam alanları sağlamak gibi çözümler acilen düşünülmelidir. Bu şekilde nüfusun önemli bir kısmı memnuniyetle transfer edilebilecektir.

Son 20-30 yılda yaşanan siyasal, toplumsal ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle vatandaşlar ülke içinde sürekli olarak yer değiştirmektedir. Nüfusun farklı yerlerde bulunmasının çekiciliği nedeniyle ve Yüksekova’nın büyüyen potansiyeli yüzünden insanlar bu şehre daha çok rağbet etmektedir. Son birkaç yılda Yüksekova’da benzeri görülmemiş bir nüfus artışının yaşandığını görmekteyiz. Bu artış hayra alâmet bir durum olarak görünmemektedir.

Yüksekova’daki kalabalığın nedenlerinden biri de yaşam biçimidir. Elbette Yüksekova’nın ülkenin sınır kentlerinden biri olması, paranın, gücün, zenginliğin ve çeşitli hizmetlerin burada yoğunlaşması çevredeki vatandaşlar için hayatı daha çekici hâle getirmektedir. Havaalanı, sınır kapıları, ticaret, okul, sağlık merkezlerinin ve yerleşime açılmış geniş bir arazinin bulunması daha fazla insanın Yüksekova’ya akın etmesine neden olmaktadır.

Ayrıca şehirdeki nüfus dağılımına yönelik çözümlerden biri de devlet kurumlarını bir yerden başka bir yere taşımak olduğunu söyleyebiliriz. Böylece şehrin belirli bir noktasından gelen trafik sıkışıklığının ve insan yığınının azaldığı gözlemlenecektir.

Daha da önemlisi Yüksekova’ya göçü engellemenin diğer çözüm yollarından biri de işlerin merkezden çevre köylere aktarılması, devletin bu alanlarda istihdam, sağlık ve sosyal yardım hizmetlerine erişimi sağlamasıdır.

Bununla birlikte tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi ve standartlaştırılması çevreden gelen göç dalgasının önüne geçebilecek diğer çözümlerden biridir.

Şehrin yöneticileri ve sivil toplum kuruluşları doğru bir akla ve yönetime sahip olurlarsa eğer, Yüksekova’daki nüfus artışı önlenebilir ya da kontrol altına alınıp dengelenebilir; deprem gerçeğine karşılık daha güvenli bir şehir inşa edilebilir. Aksi takdirde...